Walter Lippmann

Walter Lippmann

Hazırlayanlar: Can Cengiz & Cem Yaşın

Seslendiren : Göksu Kandemir

İlgili madde: Sahte Çevre,

Walter Lippmann iletişim çalışmalarının 20. yüzyıldaki öncülerindendir ve iletişim bilimlerinde tartıştığımız bir çok kavramın geliştiricisidir. İletişim kuramları içinde halen tartışılan stereotype, sahte çevre (pseudo-environment),  “kafamızdaki dünya tahayyülü” (picture in our heads), rızanın üretimi (manufactıre of consent) gibi kavramların yaratıcısıdır.  Temelde kamuoyu, basın ve demokrasi ilişkisi içerisinde  kitle iletişim araçlarının etkilerini tartışmıştır. Walter Lippmann’ın çalışmalarında, hem yaşadığı çağın siyasal gelişmelerinin hem de iletişim profesyoneli olarak yaşantısının izlerini bulmak mümkündür. Yazar, yorumcu, danışman gibi bir çok unvana sahip olsa da Lippmann’ı bir gazeteci olarak tanımlayabiliriz.

New York Şehri’nde 1889 yılında dünyaya gelen Walter Lippmann, 17 yaşında Harvard Üniversitesi’ne girmiştir. Lippmann, 1911 yılında New York Şehrinin Schenectady ilçesi belediye başkanı George R. Lunn’a danışmanlık yapmıştır. Dört ay süren bu görev Lunn’un programının yetersizliği ve sosyalist görüşleri sebebiyle Lippmann’ın ayrılması ile son bulmuştur.

Croly ve Walter Weyl ile birlikte The New Republic Magazine’i kurmuştur. Dergi, Demokrat Parti bünyesinde liberal kanat olarak tanımlanan çizgiyi benimsemiştir. Bu çizgi Kıta Avrupa’sında merkez sol çizgiye denk gelmektedir.

Lippmann, 1918’in Haziranı’nda I. Dünya Savaşı’nda Amerika Birleşik Devletleri Ordusunun özel bir birliği olan Amerikan Seferberlik Birliği’nde (American Expeditionary Forces) istihbarat görevlisi olarak çalışmıştır. 1918 Ekim ayında ise barış görüşmelerine katılmak üzere, Edward M. House’ın ekibinde görevlendirilmiştir. Görev, 1919 Şubatı’nda bitmiştir. Lippmann, barış görüşmelerinden sonra da Amerika Birleşik Devletleri 28. Başkanı Woodrow Wilson’a danışmanlık yapmıştır. Lippman, Wilson’un meşhur On dört Nokta (Fourteen Points) konuşmasına asistanlık yapmıştır.

Lippmann, The New York Times’ın daha sonra editörü olacak Charles Merz ile birlikte Bolşevik Devrimi sırasında üç yıllık gazete manşetlerini incelemişlerdir. Lippmann “soğuk savaş” ifadesini ilk kullanan kişi olmuştur.

Nimmo’ya (1978) göre savaş sonrası dönemde Lippmann, New Republic’teki görüşleri ile Başkan Woodrow Wilson’a destek olmuştu. Lippmann ayrıca birkaç başkana daha informel danışmanlık yapmıştı. Lippmann’ın siyaset ile olan ilişkileri gazeteci kimliğini değiştirmemişti. Hem gazeteci ve yazar olarak, hem de siyasi danışman olarak Amerikan siyasetini etkiledi. 1921 yılında yazarları arasında  Joseph Pulitzer’in de yer aldığı New York World’e editör olarak katıldı.

1922 yılında Lippmann’in “Kamuoyu” (Public Opinion) isimli kitabı yayınlandı. Lippmann, kişisel olarak deneyimlediği siyaset ve medya ilişkisinin sıradan insanın zihnini biçimlendiren mekanizmalarını, kendi özgün üslubu ile yorumladı. Kitap kitle iletişim araçlarının etkileri üzerine temel tartışma metni oldu.  Kitabın 20. yüzyıl boyunca gördüğü ilgi demokrasi, basın, yurttaş ve kamuoyu arasındaki ilişkilere getirdiği güçlü betimlemelere dayanmaktaydı. Betimlemeleri, geliştirdiği güçlü kavramsal çerçeve ile biçimleniyordu. Bunlara klişe (stereotype), sahte çevre (pseudo-environment),  “kafamızdaki dünya tahayyülü” (picture in our heads), rızanın üretimi (manufactıre of consent) gibi kavramlar örnek verilebilir.

Kitabın yarattığı tartışmalardan en fazla iz bırakanı, Lippmann’ın, John Dewey ile olan polemiğiydi. Bu tartışma Lippman ve Dewey’in demokraside yurttaşın rolü tartışması olarak iz bıraktı.  Lippmann’ın katılımcı demokrasinin romantik bir ideal olarak kaldığı ve uzmanlar ile basının sıradan insanın zihnindekileri şekillendirdiği tespitleri Dewey tarafından eleştirildi.

Lippman, 1925 yılında Hayalet Kamu (The phantom public) başlıklı bir diğer kitabını yayınladı. Kitap demokratik sistemin çalışmayışını ve kamuoyunun nasıl manipüle edildiğini, İtalya’da Mussolini’nin yükselişinin yaşandığı bir dönemde anlatıyordu. Lippman, kendi kendini yönetme idealinin hayata geçmediğini, yurttaşların çoğunun siyasal sistemde izleyici olarak kaldıklarını savundu.

Lippman, 1931 yılında New York World’ün kapanmasının ardından New York Herald Tribune’de köşe yazıları yazmaya başladı. Lippmann, köşe yazılarını 1962 yılına kadar 30 yılı aşkın bir süre sürdürdü. Lippmann gazeteci olarak 1958 ve 1961 yıllarında iki defa Pulitzer Ödülüne layık görülmüştür. 1961 yılında aldığı ödül Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Khrushchev ile yapmış olduğu mülakat ile ilgiliydi.

Lippmann, 1967 yılında «Today and Tomorrow» başlıklı köşe yazılarına son verme kararı aldı. Dört yıl boyunca makaleleri ile Newsweek’e destek verdi.   1974 yılında ikinci eşi Helen Byrne Armstrong’la, kısa bir süre kaldığı Washington dışında, hayatı boyunca yaşadığı New York’ta hayatını kaybetti.

 

 

Kaynakça

Dewey, J. (1927). The public and its problems. New York: H. Holt and Company.

Lippmann, W. (1920). Liberty and the News. Harcourt, Brace and Howe.

Lippmann, W. (1922). Public Opinion. New York: Dower Publication.

Lippmann, W. (1925). The phantom public. New York: Macmillan.

Lippmann, W. (1943). The good society. New York: Grosset & Dunlap.

Lippmann, W. (1989). The public philosophy. New York: Mentor Book.

Nimmo, D. (1978). Political communication and public opinion in America. Santa Monica, Calif: Goodyear.

Steel, R. (1980). Walter Lippmann and the American century. Boston: Little, Brown.